Açıklama
Ayran ile Gazoz ayakkabı boyayarak ve su satarak hayatlarını sürdürürken birden bir maceraya atılırlar. Gizlice bindikleri gemi hiç de zannettikleri gibi normal bir gemi değildi. Gemideki kız, Kumsal onları uyarmaya çalışsa da artık Balık Kent’in sınırları içine girmişlerdi. Dev bir balık içinde bulundukları gemiyi yuttuğunda onlarda korkudan küçük dillerini yutmuşlardı. Oysa burası dev robot balıkların kentiydi…
Tema:
Her çocuğun iyi bir yaşam hakkı vardır. Beslenme, barınma, eğitim, yaşama haklarına ulaşabilmek için bazen başka diyarlara gitmesi gerekir. İşte bu yüzden kapımızı bir çocuk çaldığında onu içeri davet edip sofraya bir tabak daha koyarız.
Değerler:
Kimsesiz çocuklarla empati kurmak, göçmen çocuklarla empati kurmak, kitapların önemi, dijital dünyanın bir gün yok olabileceğinin kavranması.
Sınıf Etkinlikleri
1. Kimsesiz ve yardıma muhtaç çocuklar için yardım kampanyaları düzenlenebilir.
2. Balık kent için her çocuk farklı bir robot balık tasarımı resimleyebilir.
3. Dijital kitaplarla baskılı kitaplar arasındaki fark tartışılabilir.
4. Mülteci çocuklarla ilgili, insan hakları çerçevesinde bilgilendirme yapılır.
5. Mülteci çocukların yaşamını kolaylaştırmak için neler yapılabileceğine dair beyin fırtınası yapılır, yardım kampanyaları düzenlenir.
Öğrenci Kazanımları
1. Yaşamın farklı sosyal katmanları olduğunun farkına varır.
2. Kitapların önemini kavrar.
3. Dijital dünyanın bir gün çökebileceğini ve o dünyanın kendisine ait olmadığını kavrar.
4. Mülteci çocukların yaşam hakları için ülkelerinden kaçmak zorunda olduklarını, çocukların tüm dünyanın çocukları olduğunu ve dünyanın da tüm çocukların olduğu bilincini kavrar.
1965 Yılında Balıkesir’de doğdu. Hacettepe Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Bölümünü bitirdi. Ankara ve İzmir’de ki reklam ajanslarında grafik tasarımcı olarak çalıştı. Bir süre sonra kendi eğitim kurumunda çocuklarla çalışmaya ve çocuk kitapları yazıp çizmeye başladı. Kitaplarında sosyal sorunları konu edinmeyi seviyor.